I
Bir yıl daha bitiyor
İşte bu kadar duru,bu kadar yalın
Bu kadar el değmemiş
Sıradan bir gerçeği dah
Kolları bağlı hayatımızın
Bir şiire nasıl dahil edilir bir yılın son günleri
Her sonda,Her başlangıçta ve her defasında
Alır gibi bie başkasını karşımıza
Perdeler çekip,ışıklar söndürüp
Oturup yatağın içine bir başımıza
Sorgulamak kendimizi
Öğrenmek ikizin ana dilini,ikinci belleğimizi
Öğrenmek kendimizle hesaplaşmanın buzul ilişkilerini
Bu aynaların dehlizlerinde gezinirken görürüz
Karanlık günlerimizin kenar süslerini.
Biterken bir yılın son günleri
Biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini
Gençlik ikindilerini
Kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri.
II
Bir yıl daha bitiyor
Düşlerim,tasalarım,yarım kalmış onca şey
Her yıl biraz daha kısalıyor öncekinden
Bana mı öyle geliyor
Yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman
İnsan yaşlanırken
III
Kırdım mı ,incittim mi birilerini?
Kimleri kazandım,yitirdiklerim kimler?
Kendimi yineledim mi yazdıklarımda?
Yeniden düşünmeliyim
Dostluklarımı,ilişkilerimi
Dağınık yatağım,mutsuz yatağım
Çoğalttım mı eksiklerimi?
Gözlerim çocukluk fotoğraflarımda mı kaldı
Yitirdim mi yoksa masumiyetimi?
Borçlarımı ödedim mi?
Doğru seçtim mi soruların fiillerini?
Tırnaklarım kesilmiş,dişlerim fırçalanmış,saçlarım taranmış
Giysilerim ütülü,odam düzenli mi?
Ödünç aldığım kiapları geri verdim mi?
Geri verdim mi aldıklarımı:
Aşkları,dostlukları,sevgileri,güvenleri,bağları.
Kitaplara,sayfalara,satırlara borcumu ödedim mi?
Yokladım mı duygularımı
Hala sevebiliyor muyum insanları?
Ovmalı gümüşkerimi,bakırlarımı
Cila gecçmeli ahşaplarıma,ovmalı umutları
Saklı tutmalı gelecek inancını,yarınları
Eksik etmemeli ağzımızdan
Hançer kıvamındaki kara mizah tadını.
Şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım
Sonra köşe başından bir çiçek alıp
Öyle başlamalıyım akşama,yeni bir yıla.
Ama nedense herşeyin tadı dağılıyor ağzımda
Bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında
Aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta..
Murathan Mungan